Süleyman Soylu

Milli Karargâhta Toplanıyoruz: ‘Pis ellerinizi Türkiye’nin üzerinden çekin!’

Edebiyat Cephesi

Aldı kutsal kopuzu eline,

Korkut Ata bir daha söyledi:

Kılıç şimşeğinden aşıp yetişen

korlu sesimi duyun,

Dinleyin beni aşkla, gönlü gül,

aklı çelik yiğitlerim,

İnsan yiyen o boynuzlu canavarın

sonu geldi.

Haydi! Derilsin fedai, toplansın erler,

karargâh birdir!

Ey aslan yürekli, kaplan pençeli,

kurt kuvvetli can oğul,

Dizleri titreyen kanlı zalimi yere

çalmanın vaktidir!

DOĞU TABLETLERİ,

KORKUT ATA- I’den.

> Öncelikle, başlıktaki Soylu kükreyişin değeri, dış ve iç düşmana saldığı korkunun ötesinde, Türkiye’nin İçişleri Bakanı ağzından ABD emperyalizmine bir meydan okuma olarak anlaşılmalıdır. İhanet oyunlarını bozup işbirlikçi fesadı yıkan, sinsi fısıltıları süpürüp çöpe atan, bu milli devrimci çıkışı medyamız uzun süre manşetlerinde tutmalıdır. Gelin görün ki, Amerikancı kalemler de bu ataktan serseme dönmüş, yedikleri tokadı gizleme telaşına düşmüşlerdir.

>> EMPERYALİZMİN ENSE KÖKÜNE İNEN TOKAT

> Bu milli tokat elbette, kendini Türkiye’nin emperyalist valisi zanneden Büyükelçi Flake’in zatında, Amerikan emperyalizmine atılmıştır. Çok şükür, çok şükür! Bu devrimci çıkış, düşman aldatısına kapılıp ayrı yöne dağılan kardeşlerin yeniden eve dönüşlerinin göstergesidir. O ev Türkiye’dir, o evin halkı Türk Milletidir. İşte o büyük milletin öncüleri, ikinci bir Vatan Savaşı sürecinde, Milli Karargâhta toplanmaktadırlar. Milli Karargâh’ta milli devrimci aydınlar, siyasetçiler, sanatçılar bir araya gelmektedir.

> Unutmayalım devrimci, millici asker-sivil aydınların vatan karargâhında toplanma vaktidir. Milli Karargâhın gündeminde, Türk milli devletinin bağımsız, başı dik yeniden ayağa kalkma planları vardır. Bu atılımın fedaileri, dostları kadar, düşmanları da bellidir: Onlar Amerikancı, NATO’cu Atlantik sistemi içindedirler. Bu sert tokat tam olarak Atlantik sisteminin ense köküne, yani denge merkezine atılmış ve sersemletici olmuştur. Devamı gelecektir. Savaşta kılıcı indirenin boynunun gittiğini tarih göstermiştir. Emperyalizme kalkan Türk Kılıcı zafere kadar inmeyecektir.

>> SİYASETÇİ İLE ŞAİR AYNI KARARGÂHTA YANYANA

> Sayın Süleyman Soylu’yu kutluyorum. Türkiye’nin içişlerine müdahale eden, hegemonyacı ABD Büyükelçisi Jeffery Flake’e tarihi bir tokat attı: “O pis ellerinizi Türkiye’nin üzerinden çekin!” Bu sömürgeci bürokrat, önceki büyükelçiler gibi Türkiye’de 5. Kol faaliyetlerine hız verdi ve fakat bu kez vatansever siyasetin kayasına çarpıp tersyüz oldu. Büyükelçi 2022 yılının Şubat ayında Ankara’da işbaşı yaptığında ben de zatıâlilerini “Kutlu Sövgü” makamından iki ayrı “Go Home Flake” şiiriyle karşılayıp uyarmıştım:

Amerikan silahlı diplomasi

Yasasına uyaraktan

Yemin ederekten ve gerekse

El basarak Rantı Mukaddese

Her ne kadar zeval olmasa da

Töremizde elçi zadelerine,

Mabat müessesesine, yine de

Dürerekten güven mektubunu

Başlıyorum zavallı kelleciyi

Karşılama müsameresin.

Çekerek Nasrettin nasihatiyle

Kızartarak köklerinden,

Çifte kulak memesini ayniyle!

>> DERS NİTELİĞİNDE TOKATLAR

> Türkiye’yi Amerikancı Kaosta boğmak amacıyla, Büyükelçi Flake kışkırtmasıyla, 9 Batı ülkesinin İstanbul’daki başkonsolosluklarını “terör saldırısı” bahanesiyle kapatmaları aynı Kaos planının parçası. ABD büyükelçisi dünyaya şu uyarıyı yapıyor: “Batılılar tarafından sıkça ziyaret edilen yerlerde tetikte olun. Kalabalıktan kaçının. Dikkat çekmeyin. Çevrenizin farkında olun. Güncellemeler için yerel medyayı takip edin. ABD vatandaşları için en son Uyarılar ve Mesajlar için web sitemize bakın.” Benzer açıklamalar Almanya, İngiltere, Hollanda, Kanada’dan da geliyor.

> Soylu’nun hitabı biçim ve içeriğiyle Amerika’ya ve Batıcı “ezik-çizik” takımına ders niteliğinde tokatlardır. Soylu “diplomatik kurnazlığı” net bir dille yanıtlıyor: “Her Amerikan büyükelçisinin, ‘Türkiye’de acaba ben ne yaparım, ne yaptırırım ve Türkiye’ye nasıl zarar veririm, babalarıma nasıl yaranırım’, dertleri budur.” Ardından, veciz bir dille Dedem Korkut’un torunu olduğunu göstererek, düşmana meydan okumayı sürdürüyor:

Amerikan büyükelçisine

buradan söylüyorum.

Hangi gazetecilere

yazı yazdırdığını biliyorum.

Pis ellerini

Türkiye’nin üzerinden çek.

Çok net söylüyorum.

Pis ellerini

Türkiye’nin üzerinden çek.

Neleri yaptırdığınızı,

hangi adımları attırdığınızı,

Türkiye’yi nasıl

karıştırmak istediğinizi

net bir şekilde biliyorum.

O pis ellerinizi,

o maskeli, o meymenetsiz,

o sırıtan yüzlerinizi

Türkiye’nin üzerinden çekiniz.

Bu kadar açık ve net.

> Denilebilir ki, ABD Büyükelçisinin küçümseyici, müdahaleci, şımarık karakterine karşı gösterilen bu milli tepki, Türkiye’nin ABD kontrolünden çıkışının, ülkemizin utanç verici 70 yıllık NATO sürecinin bitişini muştuluyor. Sayın Süleyman Soylu, Batı’nın, yani Atlantik merkezlerinin ülkemizde tezgâhladığı her türden saldırıyla karşı mücadelede, (hükümete etki eden Amerikancı yerli çıkar odaklarına karşın) başarılı olmaktadır. Bir yandan terör örgütü PKK’ya dağları, şehirleri dar edip bitirme noktasına getirirken, FETÖ’cüleri inlerinden çıkarıp tutuklarken, öte yandan uyuşturucu ve her türlü kaçakçılıkla savaşırken, esas olarak darbeyi “Örgütlü Kötülüğün Patronu” Amerikan sistemine vurmaktadır. İşte bu vatansever duruşu Bakan Soylu’yu, başından beri sağlı-sollu Amerikancı çevrelerin, bölücülerin, FETÖ odaklarının hedefi haline getirirken, çok büyük millici kitlelerin devrimcileşmesini, bilinçlenmesini hızlandırmıştır.

>> ‘BEN TÜRK ŞAİRİYİM’ DİYENE ÇAĞRIDIR!

> Türkiye’nin bugün emperyalizme karşı yürüttüğü bağımsızlık savaşında en etkili ve en önemli görev sanatçılara, öncelikle şairlere düşmektedir. Şairler bugünler için vardır. Ne demek istediğimi anlamak istemeyenlere derim ki: İnsanlığın büyük şairlerine bakın, ömürleri zorbalıkla, zalimlikle mücadeleyle geçmiş, şiirlerini bu meydanlarda var etmişlerdir. Çok geriye gitmeye gerek yok. Bir Türk Nazım Hikmet’e, bir Macar Petöfi’ye, bir Fransız Victor Hugo’ya, bir Rus Mayakovski’ye, bir İspanyol Lorca’ya, Şili’nin onuru Pablo Neruda’ya vb. dünya şiirinin öncülerinin yaşam ve şiirlerine bakmak yeterlidir.

> Unutmayalım ki, tarih boyunca içinde şairleri bulunan mücadeleler zaferle sonuçlanmıştır.  Şairlerin yer aldığı mücadelelerin başarı şansı o nedenle çok yüksektir. Türkiye’ye en edepsiz, en hasımca, en sinsi salvolarla saldıran Batıcı “Diplomasi” erbaplarına, “Felaket Elçisi Flake”in şahsında, onların iyi anlayacağı “Kutlu Sövgü”nün gayet “diplomatik” diliyle bir daha sesleneceğim:

Alnında kara leke Kongo,

Lumumba, Irak…

Avuçlarında kanlı pıhtılar

Bağdat bebeklerinden.

Sen gelmeden Jeff,

sicilin geldi: Fucked up!

Derken söz de geldi,

duyuldu ebedi kutlu hitap:

Tünemiş anasının damına

Pentagon tavuğu,

Go home Flake!

Get out ağulu yılan, lan lauk!

H.Haydar imza

Etiket

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir