ACI TÜRKÜCÜ
Dolunay Dolanırken
Neden böyle ortalık
Gelincik kesiverdi?
Dolunay dolanırken
Yunus yüreği gibi,
Bir dere yatağında
Yatan bir genç ölüyüm.
Bir genç ölüyüm,
Ak gömlekte on yanık
Boşalan on oluk kan.
Çakıllar iç çekiyor
Kuru dereye bakıp,
Acı yaşlar akıtıp
Menekşeler ölüyor.
Kollarım ışıltılı
Mavi yosun saçarken.
Yosun saçarken,
Ağları su yüzüne
Alamıyorduk neden?
Akşam alacasında
Dere boyu yolunda,
Ayakta çizmelerim
Islıklar dudağımda.
Cansuyuna susayan
Üç çatal yılan dili…
Çatallı yılan dili.
Annem bekleme beni,
Bahçe kapılarında.
Üç pusan namlu gördüm
İçinden irin akan.
Tanıdığım yüzlerdi,
Üzerime salınan.
Gecenin iğrendiği
Üç kanlı canalıcı…
Kanlı canalıcı.
Bir kara dolamaya
Düştüm dolunay vakti.
Arkadaşlar, bedenim
Tuzlu deniz suyunda.
Derinlerde kan gibi,
Kayalara çarpıyor…
Palamutlar, lüferler
Ve mermi delikleri,
Mermi delikleri.
Artık görüşemeyiz
Yüreğimi ver geri.
Dün gece uyumadık
Sürmene sularında.
Ayışığı doluydu
Kayığımız silmesil.
Gözlerimden bir kitap
Kayıp kayıp giderken…
Kayıp giderken,
Soluğum nerde benim
Karayel mi gizledi?
Yatan bir genç ölüye
Gece şarkıcıları,
Kemençe ezgileri
Çaldılar tan süremi.
Dolunay dolanırken
Bir dere yatağında…
Dere yatağında,
Kanıma giren benim
Ah, kanıma giriveren.