ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ
Aydınlığa övgü
Hoş geldin günün aydınlığı, günlük aydınlık.
Tam zamanında geldin, umut getirdin,
Tarlalardan fabrikalara, kıyılardan bozkırlara.
Kara günde geldin; Türkiye’nin gözü aydınlık.
Tarhana çorbası, sele zeytini, buğulu çay,
Hoş geldin ev kurabiyesi, köpüklü Türk kahvesi.
Sabahın çıtır ekmeği, günlük sütü, süzme balı.
Sıla türküsü, isyan çığlığı, direniş narası,
Sürmene kaması, Bursa bıçağı, piyade süngüsü.
Hoş geldin Ferhat’ın gürzü, Şirin’in al yazması,
Bitlis’in sırma tütünü, Sarıkız’ın su testisi,
Mürefte’nin bağları, İsparta’nın yediveren gülü.
Hoş geldin Uğur Mumcu’nun gözlüğü,
Milli petrol, halkın demir çeliği, köylünün alınteri.
Çayda çıra, Kadı zeybeği, kolbastı havası.
Hoş geldin hamsi buğlaması, Afyon kaymağı.
Dadaloğlu davulu, Karacaoğlan bağlaması,
Urfa’nın surları, Bayburt Kalesi, Aziziye Tabyası.
Hoş geldin Nazım, Şefik Hüsnü, Hasan Yalçın,
Meşe uğultusu, halkın güzel Türkçesi,
Ulu kurtuluş, ulu kavga, utkunun güvencesi.
Hoş geldin savaş hatırası, isyan yasası,
Kartallı Kazım’ın filintası, Trabzon ondörtlüsü.
Fatma’nın gözükarası, Memet’in yüreği çatallısı.
Kalem kuşanmış aydınlık ordusu, işe koyulmuş,
Erdemli yiğitler yine nöbette, içimiz rahat,
Gerçeğin doksan yıllık soluğu, gönüllü bekçisi.
Hoş geldin Sabahattin Ali’nin fotoğraf makinesi,
Çallı’nın fırçası, Fazıl’ın fedai piyanosu,
Halkın direnme hakkı, bağımsızlık tapusu.
Hoş geldin, alnı Çobanyıldızlı fedai,
Seni bekliyorduk, düşman bastığından beri.
Korksun katmerli hain, kör bölücü, haçlı çerisi.
Kır esir zincirini, kur vicdanın komutasını.
Bitir artık başladığın mübarek işi,
Kaynaştır kardeşleri, ham demiri çini tasta erit.
Hoş geldin Akif’in yüreği, Fikret’in bilgeliği,
Sök yalan makinesinin otuziki dişini.
Hoş geldin usta, Türkiye’nin gözü sende!