KAVGA ÖLÜM VE ESMER AŞK
Ölümden Ağırım Şimdi
I
Yatar zakkumdan yatakta,
Ozanlar içinde bir deli,
Solgun yüz döner yastıkta.
Can dönmez ana karnına,
Masallarım karanlıkta.
Öter yaslı ırmak kuşu,
Dallarda dener kendini,
Uçar konar budaklara.
Kurşun dönmez yatağına,
Kanatlarım ıraklarda.
Döner yastıkta sayrılı baş,
Yükselir yas ezgileri…
Hava neden böyle kara.
Yürek ölecek bugün,
Atın beni ırmaklara!
II
Ağulu dumanlar akar yukardan.
Bıçak yırtıkları taşıyan ak
Bir örtü geçer başımdan.
Ağulu dumanlar; yaseminler içinde.
Üç yara almış tek küskün yürek,
Yüzer yüksek bulutlar üstünde.
Dumanlar arasında akar dolunay.
Yaralı dudaklar ayın içinde,
O körpe erikten titrek dudaklar.
Akar dolunay; alnının altından.
Üç yara almış tek küskün yürek,
Yatar derin denizler dibinde.
Bıçak yırtıkları ette ve gömlekte.
Yıldızlar içinde uçar kollarım,
Yeşil kundak bezimden bir gökte.
Ölüler yüzer; boş kimlikler elerinde!
III
Ölümden ağırım şimdi,
Ancak bir ışığın tartabileceği.
Bir ışığın susturabileceği,
Yüreğim geçti öteye…
Ölümden ağırım şimdi,
O çamurlu giysileri giyindim.
O pis ve kanlı gömlekleri giyindim,
Bir fısıltı susturabilir beni.
Ancak bir bakışın avutabileceği,
Gözlerim geçti öteye…
Bir kuru ot kurtarır şimdi,
Yasak yazılar gibi yanan gövdemi.
Bir tüy çekebilir, taa aşağıya!