Cinayetler Çağının

KAVGA ÖLÜM VE ESMER AŞK Cinayetler Çağının Hiçbir şey yetmez O anda gelip vuran, delirten acıyı gidermeye. Ne adamış bir ömür, ne de yükselen Dalga gibi kayalara çarpan yürek. Yetmez dağıtmaya, o anın kara hüznünü, Arkadaşlıklar bile, ekinler, güneşler bile Yetmez yürek ezilmesine, dinmesine kabaran ağrının. Hiçbir şey söylemeyin. Sormayın adımızı, evimizi, işimizi. Çünkü yok! […]

Continue Reading

Gidenlerin Kanatları

KAVGA ÖLÜM VE ESMER AŞK Gidenlerin Kanatları Uyanıyorum gecenin esmer evinde, Derin sessizlikte her şey uyuyor, Sevgilim dönüyor ak örtülerde. Duvarda bir kara sevda fotoğrafı, Masada yüzüstü bırakılmış bireyin tarihi, Yarım bardak süt ve portakal kokuları. Menekşelerden biri yerde, Alaca karanlıkta uyuyor o da, Alçacık uzun duvara vuruyor ışık. Yağmur çiseliyor ışığın içinde, İncecik sular […]

Continue Reading

Önce Kendi Yüreğim

KAVGA ÖLÜM VE ESMER AŞK Önce Kendi Yüreğim Görmediler. Kararan gökler altında, Bütünleştikçe dağılan bir ömrün, Yarım bırakılmış, sıradan öyküsünü. Bastıran, yokoluş fırtınasında, Soluğu tükenmiş bir ötüş kuşunun Durup durup başlayan şarkısını, Duymadılar, kabaran denizler dibinde Solungaçlarını ısıran küçük balığın, Anlaşılmayan ölüm masalını. Yaklaşıyor yine kendinden geçme, Yükseliyor günlük yaşamın uğultusu, Önce kendi yüreğim kıyıyor […]

Continue Reading

Cinnet Perisi

KAVGA ÖLÜM VE ESMER AŞK Cinnet Perisi Kanatları ezik sevda, Zambak yatakların cansız kızı; Çok hastadır o göçer içimden, Dura dura geçer bir hücremden bir hücreme, Saf gözlerden ölüm nasıl geçerse. Ah o tapınak güzeli, gülünç tanrıça. Saçları dolanmış bir yontunun kollarına, Kırkbin alemin helal kölesi. Utancın kına tası, bulanmış sarnıç, Yakılmış mihrap kaşlarının arası… […]

Continue Reading

Çünkü Kanı Biliyorum

KAVGA ÖLÜM VE ESMER AŞK Çünkü Kanı Biliyorum Bilmek istemiyorum evrenin oluşunu, Gecenin gündüze dönüşünü, dağları Çağları, savaşları, aşkları… En basit en sıradan şeyleri bile. O sevda sözleri ki yeraltına itildiler, Sessizliğe, fısıltıya, ülkesine acının; Adanışın, kanın, kök uçlarının içine. Görüyorum işte ırmakları göklerde, Akan ırmakları yüreklerde, gözlerde Asitle, akreple, tükürükle… Görüyorum işte çatlayan damarın […]

Continue Reading

Nerede Bir Nehir Akarsa

KAVGA ÖLÜM VE ESMER AŞK Nerede Bir Nehir Akarsa Nerede bir nehir akarsa, Granit ve kumdan yatağında, Yıldızlar, dumanlar arasında… Ellerim oradadır, Görünür görünmez yollarda, Yalanın ve ölümün yattığı yerde. Nerede bir nehir akarsa, Hücreler ve kimsesiz evlerde, Yaralar, aşağlamalar altında… Tenim oradadır, parmak uçlarım. Dokunur, duyar, duyururum, Fırtına saatini çocuklara. Yeraltı karanlığında kıvrılarak, Bir […]

Continue Reading

Akşamı Bekle

KAVGA ÖLÜM VE ESMER AŞK Akşamı Bekle Akşamı bekle, kendi zamanını, Karanfilin kapandığı, senin olan saatleri. Kana bakmaktan kurtulduğun anı bekle, Cinayetlerin masalarda bölüşüldüğü Gün boyu süren yağmanın geçişini bekle. Göklerin açıldığı düş saatlerini, Yeni görüntülerin belirdiği anları bekle. İstasyona koş, sıyrıl kalabalıktan, Unutulmuş çocuklar vagonuna atla. Bekle sözcüklerin yağacağı açık havayı, Senin olan sözcüklerin, […]

Continue Reading

Küçük İşaret Fişeği

KAVGA ÖLÜM VE ESMER AŞK Küçük İşaret Fişeği Dönüyor kaynağına, Sonra yeniden atılıyor, Körpe kollar salarak daha ıraklara. Dönüyor kaynağına, Kaynağın sıcaklığına, buğusuna, büyüsüne, Kendi kanından bir türküyü göğsünden fışkırtarak, Fırlatarak içindeki bütün batıkları kıyılara. Dönüyor yatağına esmer ateşin, Olgunlaşmış acının, lanetin canevine, Yaralı bir göğsün güçlenmiş soluğuyla. Işık kuşlarının akan soluğuyla, Koşuyor mısır zümrütünün […]

Continue Reading

Son Şarkı

KARA ŞARKILAR Son Şarkı Hiçbir şey söylemedim daha. Anlamsız mırıltılardan başka, Hiçbir şey söylemedim sana. Lanetler yağdıramam dünyaya, Alçalmadım daha o kadar. Sözcükler köpürüyor kanımda, Onlar soluğumdan fışkırdıklarında, Bitmiş olacak işim de benim. Hiçbir şey yazamadım daha. Değil son dizesini şiirimin, Bitiremedim ilk dizeyi bile, Dudaklarımın arasında uyuyan. Bitirecek olursam bir gün, Son sözüm de […]

Continue Reading

Esmer Şarkı

KARA ŞARKILAR Esmer Şarkı            Zerrin’e Yüzünü görürüm, Görünür bana kabaran on bir nehir. Yağar bir yağmur üzüm bağlına, Sensin o. Yüreğin ezildiği yerde beliren, Gülümseme ve iç çekişler… Kurşun tüylü kuş konar bir dala, Sensin o. Yüzünü görürüm, Görünür bana kararan dokuz deniz, Acı yüklü gemi girer limana, Sensin o. […]

Continue Reading