FİLİSTİN AĞITLARI- Dokuzuncu Ağıt, Özgürlük için ölebilmek

FİLİSTİN AĞITLARI Dokuzuncu Ağıt, Özgürlük için ölebilmek (Arka arkaya yürüyen sekiz kutsal ney ile Gazze doğumlu küçük kemanın peşinden ruhları titreten sesiyle çocuklar korosu öne çıkar.) Göksel ataların torunlarındandı çocuk. Diyorlar, pek güzeldi sesi, havayı ezgilerde, Söylerdi evinin bahçesinde, eskiden beri. Hele yüzünü Şeria’dan aşağı çevirdiğinde, Elini kulağına atıp da isyanlanınca hele. Ne şiddet, ne […]

Continue Reading

FİLİSTİN AĞITLARI- Yedinci Ağıt, Feda olsun

  FİLİSTİN AĞITLARI 7. Ağıt, İnsanlığın Kurtuluşuna Feda Olsun (Nahr-el Bared Filistin kampının kapısında divan bağlama açış yapar. Arkasından dumrul davul gürleyerek söze girer ve elbette yürekli bir klarnet destek verir.) Kimse övünmesin yiğitliğiyle, ya sultan ya şah ise, Bir nice savaşlarda, nice baş aldım diyen, her kimse. Övünmesin gözü pekliğiyle peşinen, benim diye, Meydan […]

Continue Reading

FİLİSTİN AĞITLARI- Beşinci Ağıt, Hançerin Ağzı

FİLİSTİN AĞITLARI Beşinci Ağıt, Hançerin Ağzı (Mindere oturur gibi, yıkıntılar içinde bir köşe taşına bağdaş kurup oturan bir Şaman bağlama. Bağlama der ki: Dünya dünya dedikleri, nedir ki, başı sonu kanlı Cenin.) Cenk için kuvvetle kuşatılan Soyun başbuğu nerede? Vurup, ayakları altına çökerten, O kavmin Allah’ı nerede? Her canlı ölür, öleceğiz hepimiz, Ama hangi gün, […]

Continue Reading

FİLİSTİN AĞITLARI- Dördüncü Ağıt, Ağlama Ey Tanrıça

  FİLİSTİN AĞITLARI Dördüncü Ağıt, Ağlama Ey Tanrıça (Cenin kentinin, katliam için kapatılıp yirmi gün sonra açıldığının ilk sabahı. Toprağa, taşa karışmış ev eşyaları, kopmuş insan organları, öpüşler ve şehadetler arasında büyük bir Kudüs Davulu…) Hakk ettim alın yazısını Filistin’in. Gelip okuyun, Muhammed mescidinin mihrabında, İsa kilisesinin kutsal haçında, ağır çanında… Okuyun, burada, Musa mabedinin […]

Continue Reading

DOĞU TABLETLERİ- Birinci Tablet, Uygarlar

DOĞU TABLETLERİ Birinci Tablet, Uygarlar Bastırılınca, Dicle güneşi gibi kıpkızıl açar gonca, Başkaldırır duvar boyunca gül başlı çocuklar. Rüzgar aşkla getirir bağ kardeşliğini, ama iki nehrin* Makas gibi kapandığı yerde, kesilir kara kurdele. Çünkü uygarlar*** gelecek bugün, uygarlar gelecek, Uygarlar ulusumuzu adam edecek. Ey erinçli bahçeler, ufak ufak hurmalıklar denizi. Nasıl kızarırsa banyodan sonra bebeğin […]

Continue Reading

DOĞU TABLETLERİ- On Dördüncü Tablet, Timur

DOĞU TABLETLERİ On Dördüncü Tablet, Timur Devletime yabaneli değmesin, el başa geçmesin. Bırakmaz ihanet, bırakmaz kara zillet, Çünkü dünya güzeldir, tatlı meyvedir hükümet. Kamunu sağlam tut ki, yayılsın gövdeye kuvvet, Yağsın bereket, açılsın ticaret yolları, dokunsun ipek. Dik duran demir kargı göğün karanlığını yırtsın. Yırtsın ki, dökülsün güneş, dökülsün sonsuz saadet. Hey Timurlenk! Hey kara […]

Continue Reading

DOĞU TABLETLERİ- On Yedinci Tablet, Şair

DOĞU TABLETLERİ On Yedinci Tablet, Şair Niçin saklayayım, buranın malıyım ben: Saplandığı kayada işleyen demir kama. Haydi biraz kıpırda, biraz konuş, Kıble kapısı kapanınca, açılacak mana. Elimle Doğu’yu gösterdim: Nerede kaldı görkem? Hey gidi esrik geceler, hey gidi sarı yıldızlar! Törenle kırdılar kız kardeşlerin testisini, Bozkırın çocuklarını yıkadılar kanla! Girdiği sırtta tutsak, ihanet hançeri, Yeşertmez […]

Continue Reading

DOĞU TABLETLERİ- Dördüncü Tablet, Selâm

DOĞU TABLETLERİ Dördüncü Tablet, Selâm Arıt beni, bağışla beni, yıka Fırat’ın suyunda, Yüreğim, göğsümde akan ırmak olsun sana. Tülbente damlayan kan, vurunca iki kutba, Kardeşliğimizin adını yazdı safir taşına. En tatlı günlerin evinde beraber büyüdük, Çünkü sevginindik biz, selâmın* ve aşkındık. Kapılarımızın üstüne kazılı kartal başları da, Alışık olduğumuzu anlatır, kıskanç bakışlara. Yiğitiz, ama övünmeyiz […]

Continue Reading

DOĞU TABLETLERİ- Altıncı Tablet, Neft

DOĞU TABLETLERİ Altıncı Tablet, Neft Burada, doğan gün şiddet sunar, çeşmi bülbülle. Yedi kat yerin dibinde ülkenin kanı kıvrılırken, Burada akar, yedi kat yerin üstünde havalar, ağır. Karanlıkta ışıldar asitli cesetler, nefer nefer. Burada, yerin altında sıkışmış yağ ırmakları, neft! Hurma ve çocuk ve kadın ve adam ve tef, Kanları uyur ezeli halkın, ezeli doğanın, […]

Continue Reading

DOĞU TABLETLERİ- On Birinci Tablet, Mevlâna

DOĞU TABLETLERİ On Birinci Tablet, Mevlâna Bir de bizden dinle meseli! Ey sultanı kelâmül kerem, Altın sırmalı değil, kara urganda nefsimiz ezeli. Durma dön! Dön ki sönsün mum, yansın âlemül umum, Dön, bir daha dön, dünyayı uşşak bir kaametle, Karahöyük’ten Konya’ya yuvarlanan başlar sana bakar. Feleğin tezgahındaTürkmen teni, top top tülbent. Haydi, dola sarığını şekerâvizle* […]

Continue Reading