Yıldızlar

İSYAN MAKAMI- Aranızda şair yok mu?

İSYAN MAKAMI Aranızda Şair yok mu? Kendinden geçiyor Harran, Sancıdan kıvranıyor dalyan boylu Zap. Başında şimşek çakıyor Cilo’nun, Kop Dağı’nda tansiyon yükseliyor. Aranızda şair yok mu? Azap gongu vuruyor savaş borsası Kışkırtıyor aynı evin oğullarını. Gözleri kararıyor Anayurdun, Gece bastırdı, bebek sararıyor. Aranızda şair yok mu? Yok mu bilen, vahiyden öncesini, Buğdayın kökü gibi sağlam. […]

Continue Reading
dink-dink

Hrant’a Dört Kuşlu Mektup

BOYUN EĞMEYEN ŞİİRLER Hrant’a dört kuşlu mektup 1 Sevgili kardeşim Hrant, öz kardeşten ileri. Kucaklaştık yeryüzü evinde, aynı gönül bağıyla, Birlikte yürüdük seninle uçurumlu geçitleri. Ey Fırat’ın öz oğlu, Türkiye yanığı halk aşığı, Sen bal kaşığıydın, aç yatan kimin kimsesizin. Birlikte geçtik Eylül’ün karanlık tuzağından, Ezdik demir hükmünü küresel icra komitelerinin, Fakat koruyamadık kuzuyu kasabın […]

Continue Reading

Emin Gürses Niçin İçerde?

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Emin Gürses Niçin İçerde? Emin Gürses niçin içerde? Emin, köylü çocuğudur, ama Londra’da okumuş, Sökmüş karşıdevrimin mekanizmasını kontrol merkezinden. Görmüş hıyanetin ayınını gayınını ve de şeddelisini, Yüksek lisans yapmış yurtseverlik üstüne, Psikolojik savaşın cebirini çözmüş kare kökünden, Millet formülüyle kurmuş devrimin denklemini. Emin Gürses bunun için yatar içerde! İki hoca var. Biri […]

Continue Reading

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ- Kelepçenin Utancı

  ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Kelepçenin Utancı Ben bir kelepçeyim, Sıradan, sadık bir polis kelepçesi. Utanıyorum kelepçeliğimden, bugün, Katilin, kalpazanın değil, Vurdular beni, yurtseverlerin bileklerine. Kelepçe deyip de geçmeyin, Kelepçenin de bir onuru vardır. Akıllı sayılmam, ama aptal da değilim. Adalet adına işe aldılar, Vurdular beni, adaletin ellerine. Ben bir kelepçeyim. Çok çalışmış, çok görmüşüm. Tiksiniyorum […]

Continue Reading

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ- Havada Duran Bebek

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Havada Duran Bebek Almanya’da bir bebek var, havada durur, Havada yer içer, havada oynar, havada uyur. Almanya’nın Ludwigshafen şehrinde, Danzing Meydanına bakan köşede, Bir Türk bebeği var, adı Onur, havada büyür. Almanya’da bir bebek var, boşlukta yürür. Meleklerin yakıldığı evin önünde, Fırlamış alev kundağından, Seyrediyor Ren Nehrinin yorgun sularını, Seyrediyor “Evrensel İnsan […]

Continue Reading
Hutbe

DOĞU TABLETLERİ- Otuz Birinci Tablet, Hutbe

DOĞU TABLETLERİ Otuz Birinci Tablet, Hutbe 1 Gözlerimizle gördük o kanlı bezirgânı, Torbasında götürdüğü geleceğin dünyasıdır. İnsan eti yiyip, elhamdülillah diyen kökü harap, Afiyet olsun diye inleyen eti yenilenler, Dolanacak dili diline, yan basıp sapkın gidenin. Evlerimizi çukura çeviren, şimdi nerede? Kalmayacak yanına kendisi Musa olsa, İsa ya Rabbi, Ya insan, ya hayvan, cin olsa, […]

Continue Reading

İSYAN MAKAMI- Doğu Beyler geliyor

İSYAN MAKAMI Doğu Beyler geliyor Hazır ol vaktine Yanki Kralı! Eşref Bitlis kalkmış, kendi geliyor. Devirecek tacın ile tahtını, Dumlupınar şehitleri berkmiş geliyor. Diyorlar ki, emaneti satmışsın, Dumrulları zindanlara atmışsın, vay! Söküldü ocaktan kırk dokuz alay, Seyyit Battal Gazi, akmış geliyor. Ah ey! Yüz bin yiğidin postalı bağlı, Bileği çelikten, baldırı yaylı. Üç milyon gönüllü, […]

Continue Reading

İSYAN MAKAMI- Ben şairim diyorsan

İSYAN MAKAMI Ben şairim diyorsan Ben şairim diyorsan, kefen gömlek giysene, Dikenli gömlek, gülün, akça teni yırtması. Tenindedir definin, günün dört kez batması, Ben şairim diyorsan seli tende boğsana. Geldi sözün sırası, yandı cevher çırası, Yaktın da yanmaz oldu, iki güneş sağsana. Yüreğini yedirip sırra yetmek istersen, Ben şairim diyorsan Nazımca dayansana. Gün erişti geçiyor, […]

Continue Reading