Gidin, Gidin Söyleyin

FİLİSTİN AĞITLARI 6. Ağıt, Gidin, gidin söyleyin (Yaşlı bir ut, eski çarşının kapısından girer. Evvel ahir herkes oradadır… Kara gözlü bir ney, sürmeli bir kanun ve hızmalı bir tef de takip eder.) Gidin, gidin söyleyin, Cenin’i geceye anlatın. Gözlerinizde kaldığı kadarını anlatın, Yeter ağlamak için. Anlatın sağır kardeşe, Kör akrabaya, Cehennem’den daha yakıcı ne varsa, […]

Continue Reading

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ- Büyük Zafere Selam

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Büyük zafere selam! (Asya’nın üç öncüsü Lenin, Atatürk ve Mao’ya saygıyla.) Selam başkana… Mao Zedung’a. Ve ayağa kalkan büyük halka. Yirmi milyon şehide tek tek selam. Selam düşmanı yenen halk ordusuna, Büyük duvardaki uyanık taşa da. Büyük yürüyüşe ve büyük yetkeye, Selam Sun Yat Sen’e, Deng Xiaoping’e, Büyük haklılığa ve büyük birleşmeye… […]

Continue Reading

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ- Havada Duran Bebek

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Havada Duran Bebek Almanya’da bir bebek var, havada durur, Havada yer içer, havada oynar, havada uyur. Almanya’nın Ludwigshafen şehrinde, Danzing Meydanına bakan köşede, Bir Türk bebeği var, adı Onur, havada büyür. Almanya’da bir bebek var, boşlukta yürür. Meleklerin yakıldığı evin önünde, Fırlamış alev kundağından, Seyrediyor Ren Nehrinin yorgun sularını, Seyrediyor “Evrensel İnsan […]

Continue Reading

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ- İtfaiye Erinin Ateşli Uyarısı

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ   İtfaiye Erinin Ateşli Uyarısı Yangın yerinden sesleniyorum, size! Sesleniyorum müstahkem mevkinize, Ateş içindeyiz şu an, ateş içinde Yanıyor İstanbul, Ankara, Şırnak… Yanıyor hane hane, sokak sokak ülke. Tuzumuzu, bezimizi, gazımızı yaktınız, Yüreğimiz, beynimiz ateş içindedir. Kahvaltı masamızı boz dumana boğdunuz, Ateş içinde anamız, avradımız. Ateş içinde attık imzayı, ölüme dayanarak, Zorla […]

Continue Reading

DOĞU TABLETLERİ Otuz Dokuzuncu Tablet, Uyarı

DOĞU TABLETLERİ Otuz Dokuzuncu Tablet, Uyarı Şehrimizin yolları her sabah uyarırdı bizi, Kaç kez isyana çağırdı evlerimizin kapıları. Karanlık Cennetle ışıklı Cehennemin birleştiği gün, Beş köşeli savaş yıldızı o gün parladı. Gösterdi refleksini sfenks, indirdi pençesini, Tek yürekli ejder, dört milyon ayakla yere bastı. Şehitlerle insanlar Tandoğan’da karıştı ilk, Vahşi doğan uyandı ve bıçakla yarıştı […]

Continue Reading

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ- Tutuklamışlar Fırtınayı

  ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ   Tutuklamışlar Fırtınayı Duydum ki tutuklamışsınız fırtınayı, Tutmuşsunuz, asla tutulamayanı… Duydum ki, ol şeytana uymuşsunuz. Hayırlı olsun, hayırlısı olsun, Kapatmışsınız odanıza bin borayı. Duydum ki, basmışsınız demirciyi, Ele geçirmişsiniz, ele gelmeyeni, Duydum ki örse, çekice uzanmışsınız. Hayırlı olsun, hayırlısı olsun, Tutmuşsunuz ağzından bin palayı. Demedi demeyin, diye diyorum, Yunus Emre’m öz […]

Continue Reading

Bre more, te o ka!

BOYUN EĞMEYEN ŞİİRLER Bre more, te o ka! Teoman Alili ile Hüseyin Haydar’ın 2 Aralık 2009 tarihli telefon görüşmesinin ses kaydıdır. HH: Selam Teoman… TA: Selam Abi, Makedonya’dan… HH: Seni uğurlamaya gelemedim. TA: Canın sağolsun, abi… HH: Pek de ayrılmış sayılmayız,        Ama, kış zorlu geçecek öte yandan… TA: Öyle görünüyor… HH: Oralara […]

Continue Reading

Tek Kollu Kahraman

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Tek Kollu Kahraman Kendi kendini doğuran adam, Hamurunu yoldaşıyla yoğuran, Kendini kendi elleriyle yürüttü. Ekmeğini, tuzunu bölüştürür, Kendi çocukluğunu, delikanlılığını Bölüştürür kendi düşlerini… Akşam rüzgârından yelek giyer, Kitap gibi bütünleştirir memleketi, Kalbini sabahyıldızına verdi. Kendini kaynatan karanfil şekeri, Tuttu kendini çocuklara verdi, Ağızda özgürlük gibi yayılan. Aşını, kuruşunu bölüştürdü, Bölüştürdü iki kolunu […]

Continue Reading

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ- Bugün Nusret Senem’i düşündüm

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Bugün Nusret Senem’i düşündüm Bugün Nusret Senem’i düşündüm, Bugün düşündüm, kendini düşünmeyeni, Düşünde, düşüncesinde eğilmeyeni. Düşmüş yollara gidiyor, gene nereye Gidiyor, ay bedir gider gibi, içinde gecenin, Atsız binicisi, binicisiz yağız atı evin. Ne götürüyor terkisinde, şahin olan Yürek, kimin feryadına hak yetiştirecek? Bugün, Hızır ile İlyas’ı düşündüm. Gömülü gerçeği kökünden söken, […]

Continue Reading

DOĞU TABLETLERİ- Kırk Dördüncü Tablet, AhmedÎ

DOĞU TABLETLERİ Kırk Dördüncü Tablet, AhmedÎ Ey denkbej! Söz mülkünün dengini çöz, Yüreğim han olsun yoldan gelene, Bu gece burada konaklasın. Gel şimdi, bizim Memi’den sual edelim, Helâl süt emmiş Mem’den. Soluklarımızın güllendiği yere gidelim, Bağdaş kurup oturalım gülşenine ateşin. O kara sevdalıdan haber verelim, Figândan söz edelim, Dicle’nin kızından. Zindanın Zin’i aşktır. Aşkın izi […]

Continue Reading