ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ- Doğu Yürekte

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Doğu Yürekte* Alacakaranlıkta düş görüyordu ev, Düş görüyordu evin kapısı, penceresi, Dolaplar, kitaplar, masa örtüsü… Derin uykudaydı Melek, terlemişti sinesi. Kuşatmıştı düş gören evi kutsal ittifak, Karşıdan tanıktı ihanete Murat Paşa Camisi. Sabah abdestini tazeledi çıplak minare, Üç kez çalkaladı ağzını ikiz kubbesi. Vatan – Millet yollarının kavuştuğu yerde, Zorlandı ardına dek […]

Continue Reading

DOĞU TABLETLERİ- SABÂ

DOĞU TABLETLERİ Yirmi Dördüncü Tablet, Sabâ* Çadır bezi gibi göğü yırtan ışığı unuttum, Ne zaman döneceğiz evimize? Bahçemizde açan çiçeklerin adlarını unuttum, Kanlı bir örtünün uçlarına dantel işliyorum: Beyaz, mor ve kırmızı haşhaş gülleri, Girip kirleniyor Amuderya’ya salkım salkım. Havaya atılan ok, dönüp kalbime doğru düşüyor, Kim demişti: Ey kirliler, pisler, bana gelin? Kimin için […]

Continue Reading

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ- Kiraz Çiçek Açtı

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Kiraz Çiçek Açtı* Hoş geldin, hoşça geldin Güzeller güzeli güloya, Kiraz çiçek açtı, şenlendi dünya. Beyaz paçalı gümüş güvercin, Bize kutlu, mutlu haber getirdin, Dön oyna şimdi, doya doya. Yüzyılın deste güllüsü, İnci mercan getirdin kucak dolusu, Ceren ile yavrusu indi suya. Yediveren Asya goncası, Gül sen allı gülipek bebek, Sevinsin balarısı, […]

Continue Reading

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ- Hukuklu İlhan’a Mektup

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Hukuklu İlhan’a Mektup Değerli kardeşim Hukuklu İlhan, Sana bu mektubu yazıyorum Aydınlık’tan. Hatırlayamazsın beni belki, Belki de anımsarsın az buçuk, Hani şu, Keloğlan gibi ağlayıp, Erzurumlu Emrah gibi gülen çocuk.** Çok çalışıp hukuku bitirdin sen, Yüksek görev üstlendin örgütümüz adına, Tanıtıyorsun hukuku, hukuksuzlara. Son sınıftan bıraktım okulu ben, Kendimi şiire verdim, örgütün […]

Continue Reading

Çamkıran Rüzgârı

BOYUN EĞMEYEN ŞİİRLER   Çamkıran Rüzgârı Aydınlık Türkiye rüzgârı eser buğday tarlalarında, Coşturur doğanın bereketini, halk destanları katında. Mazlumları sarıp sarmalarken, seher yelidir… Fakat birden dönüşür kasırgaya, süpürür zorbaları: Devrimci derviştir o delidir, doludur, velidir. Çamkıran fırtınası gösterir tarihte zorun rolünü, Fakat can kırmaz, kazanır düşmanın da gönlünü. Uzun Yürüyüşte Mustafa Kemal’i temsil eder: Belirir […]

Continue Reading

Gültekin’e Aydınlık Türkü

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Gültekin’e Aydınlık Türkü* Bayraklara rüzgar yakışır, rüzgarlara Gültekin, Güzel gülüşlü, kadife bakışlı kardeşim benim. Önce sen ulaştırırdın yoksul evlere iyiliği, Sen götürürdün eski sokaklara yeni aydınlığı. Ekinlere yağmur yakışır, yağmurlara Gültekin, Buğday duruşlu, yeğin yürüyüşlü kardeşim benim. Çantanda taşırdın Ağrı dağını, Çoruh nehrini, Bir de küçük kızlarının köpükten gelinliğini… İstanbul’a isyan yakışır, […]

Continue Reading

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ- Bekliyorum Hapse Giren Arkadaşlarımı

  ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Bekliyorum, Hapse Giren Arkadaşlarımı Gece geçip gidiyor, Koynunda oğullarıyla, kızlarıyla. Rüzgâr sallıyor açık kalmış güneşlikleri, Uçuruyor sarhoş sevgilileri kollarıyla. Bekliyorum bense Deva Çıkmazı’nda, Bekliyorum, kınından sıkılmış kılınç gibi, Hapse giren arkadaşlarımı. Haliç suyu uyuyor, iki canlı, Çekmiş karnına köpüklerini, pullarını. Yağmur üstümüze üstümüze geliyor, Sığınıyor kalabalık, şehrin kovuklarına. Bekliyorum bense sağanak […]

Continue Reading

DOĞU TABLETLERİ Dokuzuncu Tablet, Telafer

DOĞU TABLETLERİ Dokuzuncu Tablet, Telafer Dökülse yürek ateşime Fırat yanar, Su yanar, taş da yanar, can dayanıptır. Çöl dökülse kum saatine, zaman aksa, öfke kanmaz, Dönülmez geriye bir gün, bir an olsa… Tutuştu şirin ülke, yıkıldı ulu kala, uyandı bala! Uyandı adı güzel Bilge Kağan, kalktı ayağa Kemal Mustafa. Bu kalkış mutluluk getirecek, bereket yığacak […]

Continue Reading

DOĞU TABLETLERİ- On Dokuzuncu Tablet, Dümen

DOĞU TABLETLERİ On Dokuzuncu Tablet, Dümen Söyle şair! Anlat ihanet günlerini, gecelerini, Çamura batmış cesetleri, dal gibi kırılan kemikleri, Anlat fitneyi fesadı, insan yiyen fırtınayı. Anlat başdönmesini, gözkararmasını, kantutmasını. Nasıl da katranla sıvandı yollar, bahçeler, kapı önleri, Düşürüldü de pusuya ulusun en yiğitleri. Anlat ülkeyi yağmalatanı, atasını uçurumdan atanı. Anlat Kanlı Pazar’da ruhunu satanı, dolara […]

Continue Reading

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ- Strazburg Senfonisi

ZOR GÜNLERİN ŞİİRLERİ Strazburg Senfonisi (Türkiye’yi soykırımcı ilan eden ABD Senatosuna cevabımdır.) Bir özgürlük senfonisi bu başsız ve sonsuz, Çalıyor durmadan çalıyor insanlığın ilk hayaliyle. Doğu’nun ve Batı’nın ortak zaferleri adına, Çalıyor inadına yeni Ortaçağ hükümetlerinin. Avrupa kıta orkestrası çalıyor kış güneşiyle, Çalıyor ela, çalıyor kara, çalıyor yeşil meneviş, Hatırlatıyor yüz yılların gümüşlü sevincini. Çalıyor […]

Continue Reading